Boşanma, vatandaşlık, askerlik, alacak, emeklilik, gayrimenkul gibi konular toplumun sadece bu hak ve ödevlere muhatap kesimlerini ilgilendirir.

Örneğin boşanma bekar olan veya evliliği mutluluk içerisinde devam eden bir kişiyi ilgilendirmediği gibi askerlik yükümlülüğü kadınları ilgilendirmez. Örnekler çoğaltılabilir. Fakat miras, miras hakkını kabul eden hukuk istemlerinde her insanı ilgilendirir. Zengin-fakir, erkek-kadın, yaşlı-genç fark etmez, anne rahmine düştükten sonra sağ doğmak kaydıyla her insan miras bırakanı varsa ve ölmüş ise miras hakkına sahiptir. Elbette bu illâ miras bırakanın intikali mümkün malvarlığını değil aynı zamanda intikali mümkün borçlarını da kapsar. Dolayısıyla miras olumlu veya olumsuz her vatandaşı etkiler. Bu nedenle toplumumuzda „Ölüm hak, miras helal“, „Kanda en yakın malda en yakındır“ gibi vecize sözler yerleşmiştir.

Türk hukukuna göre mirasçıları iki gruba ayırabiliriz:

•Yasal Mirasçılar

•Atanmış Mirasçılar

Bunların dışında miras bırakan tarafından kendisine vasiyetname ile belirli bir mal bırakılan vasiyetname alacaklıları da sayılabilir. Tüm bunlar yoksa son derecede devlet mirasçı olur.

Yasal Mirasçılar Türk ve temeli oluşturan İsviçre hukuk sisteminde yasal yani yasadan kaynaklanan miras ve mirasçılık hakkı açısından zümre esası belirlenmiştir. Eski Medeni Kanunu’muz döneminde 4 zümre kabul edilmiş iken yeni medeni kanunumuzla 3 zümre kabul edilmiştir. Zümre usulünde bir zümrenin mirasçılığı diğer zümrenin miras almasına engel olmaktadır.

Yasal mirasçılar sırası ile;

•Zümre; Ölenin çocukları ve torunları, torunlarının torunları, evlatlık ve onun altsoyu ile miras bırakanla aralarında soy bağı kurulmuş evlilik dışı doğan çocuklar ve bunların altsoyları

•Zümre; Ölenin ana ve babası ve bunların çocukları (Ana, baba, kardeşler, yeğenler..)

•Zümre; Ölenin büyükanne ve büyükbabası ve bunların çocuklarıdır. (Amca, hala, dayı, teyze ve bunların altsoyları…) Bu belirlenen zümrelerde örneğin ölen kişinin birinci zümre olarak altsoyu yani çocuğu, torunu varsa ve ikinci zümre yani ana babası hayatta olsa bile ana ve babası mirastan pay alamaz. Tüm bu zümrelerin yanında ve her zaman ölüm anında resmi olarak evli sağ kalan eş de yasal mirasçıdır. Miras bırakan tarafından herhangi bir ölüme bağlı tasarruf, örneğin vasiyetname, miras sözleşmesi yapılmamış ise bu mirasçıların kendilerine düşen miras payları yasal olarak şu şekildedir.

•Zümrede : Ölenin sadece çocukları varsa çocukların miras payları eşit olarak bölünür. Örneğin ölen geriye sadece üç çocuk bırakmış ise her çocuğun miras payı 1/3’tür. Ölenin çocukları ile birlikte eşi de sağ olarak kalıyorsa sağ kalan eşin miras payı 1/4’tür. Çocuklar ise geriye kalan 3/4’ten eşit şekilde pay alırlar. Bir eş üç çocuğun payları: eş 1/4, çocukların her biri 1/4’erdir.

•Zümrede: Ölenin sağ olarak sadece ana babası varsa ana babanın miras payları eşit olarak bölünür. Yani anaya 1/2, babaya 1/2 pay düşer. Ölenin ana babasıyla ile birlikte sağ eşi de bulunursa sağ kalan eşin miras payı 1/2’dir. Yani tüm mirasın yarısıdır. Ana baba ise geriye kalan 1/2’den eşit şekilde pay alırlar. Bir eş ve ana babanın payları: eş 1/2, ana babanın her biri 1/2’şerdir.

•Zümrede: Ölenin sağ olarak sadece büyükanne ve büyükbabası varsa büyükanne ve büyükbabası mirası eşit olarak bölüşür. Büyükanneye 1/2, büyükbabaya 1/2 pay düşer. Ölenin büyükanne ve büyükbabasıyla veya ölümleri halinde bunların çocukları yani dayı, amca, teyze veya hala ile birlikte eşi de sağ olarak kalıyorsa sağ kalan eşin miras payı 3/4’tür. Yani tüm mirasın %75’idir. Büyükanne ve büyükbaba veya ölümleri halinde bunların çocukları ise geriye kalan 1/4’den eşit şekilde pay alırlar. Bir eş ve büyükanne ve büyükbabanın payları: sağ eş 6/8 yani %75, büyükanne ve büyükbabanın her biri 4/8’şer yani %12,5. Yasal mirasçılar içerisinde özel haklara sahip mirasçılar da vardır. Bunlara mahfuz hisseli, saklı paylı (Pflichtanteil) mirasçılar diyoruz.

Miras bırakan gerek sağlar arası gerekse ölüme bağlı bir işlemle bunların miras paylarını kendileri feragat etmedikçe belirli bir miktarın altına düşüremez. Bunları başka bir köşe yazımızda izah etmeye çalışacağız.

Atanmış Mirasçılar Miras bırakan kişi sağlığında ölüme bağlı bir tasarrufla yani bir vasiyetname veya miras sözleşmesiyle saklı paylı mirasçıların paylarını ihlal etmemek kaydıyla herhangi birini, bir vakfı veya kurumu mirasçı atayabilir. Bunların mirasçılığı yasadan değil, miras bırakanın iradesinden doğar.

Avukat Serif Yilmaz

Panorama-News.de  Sitesinden alintidir.

Von Bozlar

Schreibe einen Kommentar